Çok doğrudur. Dünyadaki en haklı cümlelerden biridir. insan her türlü zorluğa katlanır da, katlandığına daha sonra akıl sır erdiremezmiş. Durur durur yaşadığı zorlukları hatırlar kederlenirmiş. Hatta ve hatta zorluğu çektiği zamandan sonra psikolojik olarak daha zor günler geçirebilir.

Allah göstermesin mümkünse öyle bir şey hiç olmasın. Ama mukadderat bir gün gelecek ve o vahim olay gerçekleşecek. işte o zaman bütün Türkiye kan ağlayacak. Zira her memleketten her yerden insan var bu kutsal şehirde. Bu sebeple gerekli önlemlerin alınması beklenen bu felaketi en az zararla atlatmak için en kısa zamanda seferberlik yapmak lazım gelir. inanın insan canı milyon dolarlardan daha kıymetli. Bir diğer mesele ise istanbul cennet yurdumuzun adeta atan kalbidir. istanbul'a gelecek bir felaket devletimizi, milletimizi derinden etkileyecektir. Rabbim bu mukaddes milletin evlatlarını korusun. Devletimiz daim ve güçlü olsun.

gerçekten bir zamanlar kral olmaktan bıkıp halktan biri gibi yaşamaya başladığını zannettiğim sırf bu yüzden dolayı aşırı saygı duyduğum tarihi karakter. söylenene göre das kapitali de kendisine cinni taifeleri yazdırmış.

Önce kendine bakacaksın kardeşim. Sen ne yaptın ne naneler yedin sonra karşı tarafı sorgulayacaksın. ilk önce adam olacaksın sonra madama bakacaksın.

Sakın sigarayı bırakma uygulamaları ile denemeyin zira kendileri zırt pırt sigarayı bıraktınız işte şu kadar saat oldu helal olsun gibi mesajlar gönderip ne kadar süre sigarasız kaldığınızı hatırlatıyor. Bu durum da aklınızdan bir türlü silip atamadığınız sigaranın nefsi daha çok cezbetmesine ve arzulamasına neden oluyor. Bir köşede sakince bırakın siz onu. Doğrusu nedir firuze?

#46270880
Çünkü karanlıktan ve yalnızlıktan korkarım.

Gecenin bir yarısı kafamda çalmaya başladı. Tamda unuttuk demişken. Yapma bunu firuze.

Özellikle herkez yazanlara bile. Çünkü her ne kadar doğru yazımı herkes olsa bile bırakın o herkez desin. Onu öyle sevin. Bütün cehaletiyle. Kültürünüzü dikte etmeyin kimseye. Kimseye dininizi zorla benimsetmeye çalışmayın. Veya kimsenin dini inançlarını dalga konusu yapmayın. Şu dünyada bir miktar yaşayacağız acısı ile tatlısı ile. Biraz oksijen alacağız, biraz su içeceğiz ve gün geldiğinde belki yerin 3 metre altında çürüyeceğiz belki de kül olup denize döküleceğiz. Ama sonuç olarak günün birinde o çok sevdiğimiz nefesi bir daha alamayacağız. Ve ismimizi bilen son kişi öldüğünde aslında hiç yaşamamış olacağız. işte tam da bu sebepten dolayı yaşarken birbirimize saygı duyalım.

Var olduğuna inanıyorum. Ve bu inanç meselesidir. Bir sorunsal değildir. Kavga meselesi hiç değildir. Sen ölünce toprak olursun. Ben ölünce başka diyarlarda at koşturacağımı hayal ederim. Belki de ateşin içinde yanarım. Ama bu beni ilgilendirir. Toprak olmak seni ilgilendirdiği gibi.

Yıllar vermiş olduğu etkiden çıkamamış. Geçmişte kalmış. Geçmişte yaşıyor.

Kardeşim o el yıkanacak. Eli yıkamadan kolonya banyosu da yapsa, dezenfektan gölüne de girse temiz hissiyatı vermiyor. O el fakir sabunuyla yıkanıp belirli bir süre mis gibi kokacak.

Kesinlikle çiğ köfte. Yerken güzel ama iş sonuna gelince çıkışı kötü oluyor.

Kesinlikle çiğ köfte. Yerken güzel ama iş sonuna gelince çıkışı kötü oluyor.

Kyk odasıyla kısıtlanması veya mekan belirtilmesi yanlış olan eylem. Zira osurmak insani ve güzel bir eylemdir.

Bir an onun herhangi bir parçası olmadan rakı içtiğimi düşündüm. O kadar tatsız, o kadar boş olurdu ki.

Birde duşa girdikten sonra duştan çıkmaya üşenme durumu söz konusudur ki o daha kötüdür. Zira su israfına, yakıt israfına neden olur.

Artık sevmemek.
Sevgi nasıl biter anlamak imkansız. Aşk biter, ama sevgi bambaşka bir gerçek. Mesela aşık olmadığın bir insanı sevebilirsin. Her sevdiğine aşık olmak zorunda değil kişi. Ve aşık olduğun insanı sevmeyebilirsin. Biliyorum bu durum çok saçma ve hasiktir bu nasıl bir kafa diye geçiriyor insan içinden. Ama ben biliyorum var böyle bir şey maalesef yaşadım. Deliler gibi aşık olduğun bir insana şaşılacak düzeyde nefret besleyebiliyor insan. Sebebi basit, hayallerini yıkması, kurduğun onca saf temiz hayali bir sümüklü mendil gibi köşeye fırlatması. Oysa buna hakkı yoktu. Madem köşeye atacaktı niye gecenin yeşil olduğu vakit yıldızların altında sana o hayali kurdurdu. Ve kendisi de başka hayaller ekleyerek seni var olması imkansız bir fikrin mümessili ilan etti. Bütün bunlar insana aşık olduğu kişiden nefret ettiriyor işte.

Ahlak evrenseldir. Ahlak dediğimiz kavram insanın vicdanıdır. Toplum ne kadar vicdanlı ise ancak o kadar ahlaklıdır.

insanın çirkini, güzeli olmaz insan tabiatı gereği zaten güzeldir. Önemli olan huy güzelliğidir, yaradanın beşere vermiş olduğu merhamettir. Aksi halde çirkin olan şey bir lahza bile kalbi iyilik için atmayan varlıktır. Ve doğru olan güzel olan kalbi iyilik okyanusunda sörf yapan insanı kamildir.

Alkole kötü derler ama ben herşeyimi ayık kafayla kaybettim diyor ünlü türkücü. Kararında içilen alkolün insanı anlık mutlu ettiği doğrudur. Ama uzun vadede vücut bu alkole alışıcak ve hep daha fazlasını isteyecektir. Giderek artan alkol tüketimene bağlı olarak karaciğer yorulacak, diğer iç organlar usanacaktır. Buna bağlı olarak da genç yaşta ameliyatlar, hastalıklar insanoğlunun peşini bırakmayacak hayatı daha da çekilmez hale getirecektir. Yapabiliyorsak eğer başarabiliyorsak şayet, mümkün mertebe sigara, alkol ve uyuşturucudan uzak durmak, kullanmamak ve kullanmaya özendirmemek dünyanın en mantıklı ve güzel davranışı olacaktır. Zira insan olmanın baş şartlarından biri şahsi kanaatimce insanlığı iyiye sevk esip kötülükten men etmektir. Ziyadesiyle iyi günler diler, entryimin sonuna geldiğimi belirtir beni okuduğunuz için şükranlarımı sunarım.